Harpers Bazaar - Yaşınızı Ele Vermeyin
Yaşlanma etkilerine karşı savunmasız olan boyun ve eller için en etkili anti-aging tedaviler, en doğru estetik müdahaleler.
Gözler ruhun aynası olabilir ama söz konusu yaşınız olduğunda sizi en çok ele veren yerler elleriniz ve boynunuzdur. Yüzünüz için en etkili aktif içeriklere, en pahalı kremlere yatırını yapıp dolgu maddelerinden, botoksa ve lazer tedavilerine kadar antiaging endüstrisinin bütün olanaklarından faydalanırken vücudun bu bölgeleri geri planda kalır. Kadınların çoğu, hatta bazen dünyaca ünlü starlar için bile aydınlanış, bir gün yüzleriyle elleri ya da boyunlan arasında onlarca yıl olduğunu fark ettikleri anda yaşanır. Madonna için bu an, gazetelere ve internet sayfalarına düşen damarlarla kaplı, kemikli ellerinin fotoğrafını gördüğü an olmalı. Yıllara meydan okumasıyla tüm kadınlara ilham veren bir star bu defa -istemeden de olsa- başka bir mesaj veriyor: Yaşı ele veren bölgelerle ilgili yapılabilecek tedavilerden faydalanın ve cilt bakım rutininiz içine onları da ekleyin. Bu arada kadınlar arasında yaygın olan bir mit vardır; söz konusu boyun ve eller olduğunda yaşlanma belirtilerini geri çevirmenin mümkün olmadığına inanılır. Ivi haber; size kılavuzluk edecek doğru bir uzmanla her şey mümkün.
Ellerdeki Yaşlanmaya Karşı
Düzenli olarak botoks yaptıran 56 yaşındaki bir senarist, "Yüzüm yaşıma göre son derece iyi görünüyordu ama bir şeyler yapmazsam ellerimin yaşımı ele vereceğini çok iyi biliyordum," diyor ve ekliyor; "Düzenli güneş koruyucu kullansam da, ellerim yine de yaşlanıyordu ve damarlı, kırışık ellere sahip olmak istemiyordum. Botoks enjeksiyonlarımı yapan doktorumun önerisiyle el sırtlarıma -kalçamdan alınan bir miktar yağ ile- yağ enjeksiyonu yaptırdım ve sonuçtan çok memnunum.
Dr. Mustafa Kara taş el üstünde kullanılan dolgunun özelliklerinin son derece önemli olduğunun altını çiziyor; "Yüze kullandığınız dolguyu eller üzerinde kullanırsanız derinin altından top top görünür. Bu yüzden el sırtlarına uygulanan formülün moleküler yapısının farklı olması gerekiyor. Ben Bio-Expander'ı tercih ediyorum. Bu markanın el için tasarlanmış dolguları çok başarılı, ayrıca nemi de artırıyor." Son yılların en popüler anti-aging uygulamalarından biri olan yağ enjeksiyonu ellerde de son derece başarılı sonuçlar veriyor. Eğer yüzünüze yağ enjeksiyonu yaptırmayı planlıyorsanız (Vücudun yağ fazlası olan bir yerinden alınan yağ yüze hacim vermek için kullanılıyor), doktorunuzdan yağın bir miktarını ellerinize de enjekte etmesini isteyebilirsiniz.
Yağ dokusunun kaybolması dışında ellerde rastlanan ikinci sorun, el sırtında oluşan lekelerdir. Eğer ellerinize düzenli olarak güneş koruyucu sürmüyorsanız zaman içinde kahverengi lekelerden muzdarip olmanız büyük bir olasılık. Bu noktada devreye dermatolog ofislerinde yapılan peeling ler ve lazer tedavileri giriyor. Dr. Mustafa Karataş, "Ben tedaviye önceTCA peeling lerle başlıyorum. Eğer aldığım sonuç beni memnun ederse, lazer tedavisine başvurmuyorum. Çünkü leke eğer derinin çok derin tabakalarındaysa cilt yandığı için beyaz renkli lekeler oluşarak, hastanın ellerinin daha da kötü görünmesine neden olabilir. Eğer gerekirse TCA peeling le lekelerin sayılarını iyice azaltıp sonra lazere geçiyorum."
Boyundaki Yaşlanmaya Karşı
Vücudun diğer bölgelerinden farklı bir anatomik yapıya sahip olan boyun, son derece ince bir deriye ve ince bir yağ dokusuna sahip olduğu için yaşlanma belirtilerinin ilk görüldüğü yerlerden biridir. Bu bölgenin sürekli hareket halinde olması da bu etkiyi artıran bir faktördür. Eğer boynunuzda belirgin bir sarkma ve elastikiyet kaybı varsa estetik ameliyat en doğru ve etkili çözüm.
Güzelliğin kriterlerinden biri olan ince ve uzun bir boyna sahipseniz maalesef yaşlanma belirtileriyle daha erken karşılaşma olasılığınız yüksek. Dr. Mustafa Karataş, "Boyundaki deformasyonu ilk hissedenler bu kadınlardır. Cilt altındaki doku çok az olduğu için bölgedeki ince kaslar giderek daha belirgin bir hale gelir. Bu bölgede bağlayıcı doku çok az olduğu için hasta deformasyonu daha çabıık görür. Kilolu ve kısa boyunlu kadınlarda ise ilk problemler genelde 40 yaş civarında, çene altlarındaki yağ dokusunun artmasıyla ortaya çıkar."
"Boyunda botoks enjeksiyonlarının etkili olduğu tek yer burası. Dr. Mustafa Karataş boyun botoksunu (Nefertiti Lift adı veriliyor) uygularken hastaya özel bir hareket yaptırdığını böylece boyundaki ince kasların hepsinin görülebildiğini söylüyor. "Boyun kaslarına tek tek girilip botoks enjeksiyonu yapılıyor. Böylece normalde üst üste binen ama yaşla aralan açılarak hindi boynu görünümü yaratan bu kaslar botoksla tekrar birleşiyor." Karataş, boyun botokstı yaptıran kadınların düz bir zemine uzandıklarında, kalkarken zorlandıklarını ve bu işlemi yaptırmadan önce doktorları tarafından mutlaka uyarılmaları gerektiğini belirtiyor. "Boyun bandı gevşediği için o hareketi yaparken kasılma olmaz, bu yüzden elinizle boynunuza destek vermeniz gerekebilir. Bir defasında şehir dışından bir hastam geldi. Başka bir uzmana boyun botokstı yaptırmış ve bir süre sonra uzandığı yerden bir türlü doğrulup kalkamamış. Felç olduğunu düşünüp o kadar korkmuş ki, bir nöroloji uzmanına gitmiş."
Bazı kadınlar boyunlarının güzelliğine gölge düşüren yatay çizgilerden muzdariptir. Bu çizgiler bazen çok genç yaşlarda ortaya çıkabilir. Dr. Mustafa Karataş, "Bu sorunla bana gelen hastalar genelde aynaya bakarken bu çizgileri fark etmiyorlar ama, 'Fotoğraflarda boynumda kesik varmış gibi görünüyor," diyorlar. Uzun boyunlularda aşağı doğru bakarken yüz ovali, çene hattıyla beraber bozulmaya başlar, kısa boyunlularda ise yatay çizgiler görünür."
Biliyoruz, çizgi dendiğinde aklınıza ilk gelen dolgu enjeksiyonları. Fakat söz konusu olan boyun olduğunda durum değişiyor. Dr. Karataş, bu bölgeye yapılan botoks ve dolgu işlemleri ciddi anlamda deneyim istediğini söylerek uyarıyor. "Özellikle dolgu enjeksiyonlan çok risklidir. Deri ve kas arasında çok fazla bağlantı varsa orada dolgu kullanmamak gerekir. Çünkü cilt altına enjekte edilen madde bir süre sonra inci taneleri gibi görünür." Boyundaki problemlerden biri de gırtlak kıkırdaklarının belirgin bir hal almasıdır ve bu durum hiç de çekici olmayan bir görüntü yaratır.
Boynunuzu yaşlanma belirtilerine kirşi daha dirençli kılmak, nemini artırmak için başvurabileceğiniz tedavilerden biri mezoterapidir. Dr. Mustafa Karataş, "Formülde yoğun miktarda DMEA bulunması gerekiyor, bu madde cildin sıkılığını artırıyor. Yine formülde bulunan ve cildin nem kapasitesini artıran hyalüronik asit miktarına dikkat etmek lazım. Aksi halde cilt fazla su tutarak ağırlaşıp sarkabilir." Uzmanlar lazerler arasında boyun bölgesinde en etkili olan sistemin Ulthera olduğu konusunda hemfikir. Ama yine de beklentilerinizi düşük tutmakta fayda var. En iyi adaylar boyun bölgelerinde hafif bir elastikiyet kaybı olanlar. Dr. Mustafa Karataş, Ultera için, "Güzel bir sistem ama önemli olan doğru derinliğe inebilmek. Eğer hastanın yağ dokusu varsa yağın altına inmeli, yağ dokusu yoksa daha üst seviyede kalmalısınız."
-
Belki geçmiş yıllardaki gibi olmadı ama kimimiz şehirde kimimiz Güney'de iyi kötü bir yaz geçirdik. Ve maalesef her nerede olursak olalım, güneşin yıpratıcı etkisi de bizimleydi. Şimdi yavaş yavaş sonbahara girerken güneşin yorduğu cildimizi bakıma alma zamanı.
-
Monopolar radyo frekans ile şok dalgası enerjisi kullanarak portakal kabuğu görünümüne yol açan tüm faktörlere aynı anda etki gösteren Emtone hakkında merak edilenler mercek altında.
-
COVID-19 güzellik alışkanlıklarımızı da değiştirdi. Medikal Estetik Uzmanı Dr. Mustafa Karataş pandemi döneminde ön plana çıkan uygulamaları anlatıyor.
-
COVID-19, güzellik alışkanlıklarımızı da değiştirdi. Medikal Estetik Uzmanı Dr. Mustafa Karataş, pandemi döneminde ön plana çıkan tedavileri anlattı.
-
Bir kere cildi gençleştirmeyi vadederken aynı zamanda verdiği gençlik ışıltısı çok önemli. Uzun yıllardır kök hücre tedavisi ya da fıbrocell olarak bilinen bu işlemi uygulayan Dr. Mustafa Karataş şöyle anlatıyor.