Zamansız Bir Yüze Sahip Olmak...
Anti-aging dünyası yüzünüzden yılları silmek konusunda harikalar yaratsa da, işin püf noktası doğaldan uzaklaşmamak. Amaç, yüzünüzdeki her kırışıklığı, her ince çizgiyi silmek değil, daha gerçekçi, daha doğal görünmek olmalı.
Daha genç görünmek söz konusu olduğunda ufak ve usta dokunuşlar yüzünüzde harikalar yaratabilir. Bütün kadınlar yaşlanmanın yüzlerinde bıraktığı etkilerle savaşmaya çalışıyor. İçinde bulunduğumuz çağın en büyük nimetlerinden biri anti-aging dünyasındaki önemli gelişmelerdir. Bu yenilikler yaşlanmaya karşı yepyeni bir bakış açısı, yeni bir yaklaşım getirdi. Anti-aging endüstrisindeki ilerlemeler sayesinde zamansız bir yüze sahip olmak artık hayal değil. Ancak, daha genç görünmek, kaz ayaklarını silmek ve kaç yaşında olursanız olun parlak, pürüzsüz, bir cilde sahip olmak kulağa son derece çekici gelse de, dikkat etmeniz gereken en önemli kuralı sakın unutmayın; kendinize benzemek! Amaç, yüzünüzdeki her kırışıklığı, her ince çizgiyi silmek değil, daha gerçekçi, daha doğal görünmek olmalı. Zaten saplantılı bir şekilde yıllara meydan okumak isteyen kadınların adeta üçüncü bir türe dönüştükleri gerçeğini artık çok iyi farkındayız.
"Yüzün iyice yaşlanmasını beklemek yerine, yaşlanma belirtileriyle ve problemlerle ortaya çıktıkları an baş etmek daha iyi sonuçlar almamızı sağlıyor. Bu tam bir takım işidir. Sorun daha ortaya çıkmadan müdahale etmeli ve yüzünüzü güvenilir, konusunda uzman bir doktorun ellerine teslim ettiğinizden emin olmalısınız. Aslında kabul edilmesi gereken bir gerçek var: Sonuçta ne olursa olsun yaşlanacağız. Bundan kaçış yok, ama en azından süreci mümkün olduğunca yavaşlatmak ve daha güzel yaşlanmak mümkün ve yüzün dört katmandan (kemik, kas, yağ ve deri) oluştuğunu söylemediğim. "Bu katmanların hepsi de birbirinden farklı bir hızda ve farklı şekillerde yaşlanır. Amaç, bunların hepsi arasında, mümkün olduğunca uzun bir süre senkron tutturmaya çalışmaktır. Ve bu konuda fazla geç kalmadan bir şeyler yapmanız gerekiyor. Çünkü geç kalırsanız, olanı muhafaza etmeye çalışmak yerine, onarmaya konsantre olmanız, bozulanı düzeltmeye odaklanmanız gerekiyor.”
İşin sırrının doğru yaşlarda başladığınız minik dokunuşlarla yüzde dramatik bir değişiklik yapmadan, ufak bir botoks enjeksiyonu, hafif bir dolgu enjeksiyonu ile yüzdeki değişimlere anında müdahale etmek olduğunu söylemeliyim. "Yüz gerdirmek özelliklede erken yaşlarda doğal bir yaklaşım değildir, çünkü yüzün yapısıyla oynuyorsunuz ve sonuç olarak hiç de doğal görünmeyen bir yüzünüz oluyor. Biz ise yaşlanma sürecinin doğal akışıyla beraber hareket ediyoruz ve yapılan işlemleri aslında yüzünüz belirliyor. Botoks, kaş çatma izlerini, alındaki çizgileri yumuşatır, fakat eğer otuzlu yaşların sonlarından itibaren yüzün alt bölümlerinde kullanılırsa, yüzün sarkmasına neden olan yerçekimi ile kaslar arasındaki savaşı da durdurabilir."
Kırışıklıkları Oluşmadan Durdurun
Göz çevresi, alın, kaş ve boyun bölgesinde oluşan, bu bölgelerdeki kasların fazla hareketli olmasından kaynaklanan kırışıklıkları silmek için kullanılan bir nerotoksin olan botoks enjeksiyonlarını artık duymayan kalmadı. Cilde hasar vermeden, sadece bu kırışıklıklardan sorumlu olan kasları paralize ederek çizgileri adeta siliveren bu enjeksiyonlar, eğer doğru uygulanırsa, yani eğer işinin ehli bir doktorun elindeyseniz ortaya son derece doğal sonuçlar çıkar. Kırışıklıklar düzelir, yüzünüz yıllar öncesine geri döner ve çok daha genç görünürsünüz. Yani, doğru yapılan botoks ile yine kendimize benzeriz ama aynadaki yansımamız kendimizin çok daha dinlenmiş, taze bir versiyonudur! Etkisi en az dört-altı ay devam eden botoks enjeksiyonlarının harika yanlarından biri zaman içinde onlara giderek daha az ihtiyaç duymanızdır. Bu şu anlama geliyor: Uygulama yapılan kas, üst üste yapılan enjeksiyonlar sayesinde kasılmayı unutmaya başlıyor. Kasın kasılmaması da, mimik yüzünden oluşan kırışıklıkların oluşmaması anlamına geliyor. Ve kas kasılmayı unutmaya başlayınca dört ayda bir yaptırdığınız botoks enjeksiyonlarına önce altı ayda bir, sonra da bir bakmışsınız sekiz ayda bir ihtiyaç duymaya başlamışsınız.
Erken yaşlarda başlanabilecek tek anti-aging müdahalenin botoks enjeksiyonları. "Mesela kaşlarınızı çatmak gibi bir alışkanlığınız varsa ya da alnınız çok mimikliyse bu botoksla tedavi edilebilir. Eğer şimdiden önlem almazsanız ileride kırışıklıklar oluşacaktır. Daha ileriki yaşlarda ortaya çıkan derin kırışıklılar ve yüzdeki hacim kaybı için ise dolgu maddelerinden yardım alabilirsiniz.” Eğer doğru işlemlere doğru yaşlarda başlarsanız bu derin kırışıklıklar zaten oluşmayacağını bir kez daha hatırlatmakta fayda var.
“Orta yaşlarınıza geldiğinizde, cilt hücreleri kolajen ve elastini parçalayan zarar verici enzimler üretmeye başlar. Bu da cildin sarkmasına neden olur. Zamanında düzenli olarak botoks yaptırdıysanız (Araştırmalar, kaşların arasına, alın çizgilerine ve kaz ayaklarına yani tüm bölgeye yapılan botoks enjeksiyonlarının, tek bir yere yapılanlardan daha iyi sonuç verdiğini gösteriyor) bu yaştan sonra yüzünüzün alt bölümüne de botoks enjeksiyonu yaptırmayı düşünebilirsiniz. Böylece ağzın dış kenarlarının aşağı doğru sarkmasını ve boyun bölgesinin çok daha genç görünmesini sağlayabilirsiniz. Unutmayın, bu andan itibaren yaptıracağınız enjeksiyonlar, yüzünüzün alt bölümünün nasıl yaşlanacağını belirleyecektir."
Tabii, daha önce de belirttiğimiz gibi işinin ehli bir uzmanın elinde olmanız çok önemli. Çünkü her şeyde olduğu gibi botoks enjeksiyonlarında da, sonucun ne kadar doğal olduğunu ancak işi çok iyi bilen birinin vakıf olabileceği püf noktaları belirliyor. Mesela botoksla alın bölgesindeki çizgileri yok etmek bazen yeterli değildir. “Düz, kırışıksız bir alın yüzün üst bölümünde bir gençlik illüzyonu yaratmaya yetmeyebilir. Yaşla beraber şakaklarda hacim kaybı ortaya çıkar. Bu da burada çukurlar, gölgeler oluşmasına neden olur. Botoks enjeksiyonunun ardından bu çukurlaşan bölgeyi dolgu maddesi enjeksiyonu ile doldurmak yüze çok daha genç bir görünüm verir,”
-
Yaşlanma belirtilerinden ilk nasibini alan göz çevrenizdir. Artık göz çevresindeki yaşlanma belirtilerinin tümüne birden etki eden bir çözüm var; Nucleofill Eyes. Bu yeni...
-
Yeni nesil bir dolgu maddesi olan HarmonyCa, yüze hacim vermekle kalmıyor ciltteki kolajen sentezini artırarak uzun süreli anti-aging fayda da sağlıyor.
-
Medikal Estetik Uzmanı Dr. Mustafa Karataş Paris Işıltısı tedavisinin göz çevrenizde yaratacağı etkiyi anlatıyor.
-
Yavaşlayın, kendinizi zamanın akışına bırakın ve riskleri minimuma indirin... "Yavaş yaşam" kavramı, gençleşme tekniklerimizi de etkiliyor. Doğal sonuçlarla biz...
-
Yaşla beraber düzleşen yanaklar, yüze çökük ve yorgun bir ifade verir. Neyse ki dolgu maddeleriyle yanakları yeniden biçimlendirmek, yüzde daha genç bir görünüm yaratmak ...
-
Yaşla beraber yüzün üst kısmında meydana gelen değişikliklerden biri de şakaklardaki hacim kaybıdır. Şakakları doldurmak yüze daha genç, daha dinamik bir görünüm vermekte...
-
Çene hattına yapılan dolgu ile hem yüzde lift etkisi yaratmak hem de çok daha çekici görünmek mümkün. Bu tekniğin detaylarını ve sizin için neler yapabileceğini Dr. Musta...
-
Birkaç yıl önce özellikle Sertab Erener’in yüzündeki ışıltıyla herkesin konuştuğu kök hücre tedavisi, popülerliğini kaybetmiş gibi gözükse de yeniden zirveye oynamaya ada...
-
Çene hattına yapılan dolgu ile yüzde lift etkisi yaratmak mümkün. Bu tekniğin detaylarını ve sizin için neler yapabileceğini Dr. Mustafa Karataş anlatıyor.
-
Isının yükseldiği bugünlerde güneşten yararlanma yolları ve cilt bakımında yaza adapte etmek için yapmanız gerekenler.