Doğallık Çağı
Ünlülerin abartılı estetik uygulamalarla gündeme geldiği zamanlar geçmişe karışıyor. Yeni trend doğallık. Yükselen güzellik anlayışını Medikal Estetik Uzmanı Dr. Mustafa Karataş’la birlikte masayla yatırıyoruz. İşte doğal güzelliğin şifreleri…
Güzellik kavramı değişiyor. ‘Undetectable Era’ yani Türkçe mealiyle tespit edilemeyen çağ olarak adlandırılan yeni bir dönem başladı. Yüzünüze yaptırdığınız işlemlerin tespit edilemediği, anlaşılmadığı bir dönem bu. Kocaman yüzler, fazla dolgun yanaklar, abartılı elmacık kemikleri, yüzün tüm ifadesini değiştiren fazla kalkık kaşlar, mimiksiz, donmuş bir alın bölgesi ve arı sokmuş gibi görünen dudaklar… Hepsi geçmişte kaldı. Doğallığa dönüşün en çarpıcı örnekleri kırmızı halı gecelerinde boy gösteriyor. Mesela Donetella Versace katıldığı son davetten sonra en çok konuşulan ünlülerden biri haline geldi. Friends dizisinin sevilen oyuncusu Courteney Cox’un yeni fotoğraflarına bir bakın. Onu tanınmaz hale getiren fazla yapılı yüzü, abartılı elmacık kemikleri yok artık. Aktris eski zarafetini yeniden kucaklıyor. Lindsay Lohan da ışıltılı yüzü, hafif makyajı ile doğallık çağını benimseyenler arasında. Lohan, minyon hatlarına hiç yakışmayan kocaman dudaklarına çoktan veda etti.
Değişim Zamanı
Peki neler oluyor? Bu değişimin şifreleri neler?
Medikal Estetik Uzmanı Dr. Mustafa Karataş “Yeni geliştirilen ürünlerin, anti-aging teknolojilerin, yeni nesil dolgu maddelerinin bu değişimdeki rolü tabii ki yadsınamaz ama sosyal medyanın da doğala dönüşte önemli bir katkısı olduğunu düşünüyorum,” diyor. “Az çoktur felsefesi bu mecra üzerinden yayılmaya başladı. Tabii şu da var; bir aktris abartılı bir işlem yaptırdı diyelim, bu abartılı görünüm sosyal medyada anında tepki alıyor, aktris yapılan yorumları okuyor. Ve bu şekilde değişimin tohumları atılıyor. Sadece medikal estetik işlemler değil estetik cerrahi alanında da benzer bir değişim var. Kimse yüzünün çok gergin olmasını istemiyor artık. Hatlarının daha belirgin olması, derideki sarkmanın giderilmesini talep ediyorlar ama doğal görünmek istediklerini belirtiyorlar. Bu yüzden de estetik cerrahi ve medikal estetik işlemler artık el ele yürür oldu. Neden? Çünkü cilt sağlıklı olmadığında cildi ne kadar gererseniz gerin iyi bir sonuç alamazsınız.”
Bir işlem yaptırdığınızda insanların şok olmasını mı istersiniz, yoksa ‘yüzünde bir hoşluk var ama ne olduğunu anlayamadım’ cümlesini duymak mı? Karataş özellikle son zamanlarda kliniğe gelen hastalarının yüzlerine herhangi bir işlem yapıldığının anlaşılmasını istemediğini söylüyor. “Doğal görünüme olan talep önemli oranda arttı. Meslekte 20 yılımı doldurdum ve beni en çok yoran, yüzlerine yakışmayacak, abartılı işlemler isteyenleri daha doğal bir dokunuşa ikna etmek olmuştur. Doğal görünmeyecek bir işlem yapmadım ve yapmam. Neyse ki son yıllarda beni mutlu eden bir değişim yaşanıyor ve kendi gibi ama daha hoş görünmek isteyenlerin sayısı giderek artıyor.”
Dr. Mustafa Karataş’tan kendisine başvuran hastaların taleplerinde yaşadığı değişimi biraz daha açmasını istiyoruz. “Artık hemen herkes mimiksiz, donuk bir yüz istemediğini söylüyor. Eğer botoksu gereğinden fazla kullanırsanız yüz ifadesi değişir ve doğal olmayan bir görünüm ortaya çıkar. Botoks çizgi ve kırışıklıklara karşı elimizdeki en güçlü silah. Bu hiçbir zaman değişmeyecek. Ama amaç çizgileri yumuşatmak olmalı, tamamen yok etmek değil. İşin sırrı abartıya kaçmamakta yatıyor. Hastalarıma her zaman şunu söylerim, ‘hiç çizgisiz, mimiksiz bir yüz sizi olduğunuzdan daha yaşlı gösterir’. Mesela dudakları ele alalım. Eskiden herkes Angelina Jolie dudakları isterdi. Şimdi bu tür taleplerle nadiren karşılaşıyorum. İnsanlar yüzlerine yakışan doğal görünümlü dudaklar istiyorlar. Doğru noktalara yapılan minik dozda dolgu maddesi enjeksiyonu ile daha hacimli ama naturel ve çekici dudaklar yaratmak mümkün.”
Yapay Zekâ Etkisi
Güzellik kavramındaki değişimin anti-aging dünyasındaki izdüşümlerinden biri de olumlu etkisi uzun vadede ortaya çıkan tedavilerin giderek daha fazla rağbet görmesi. “İleri yaşlarda da daha taze, daha doğal görünmenin en etkili yolu orta yaşlardan, hatta yirmili yaşların sonundan başlayarak cildinize yatırım yapmaktır. Eğer cildiniz sarkmadan, yüz hatlarınız değişmeden ciltteki kolajen ve elastin üretimini tetikleyen tedavilere başlarsanız ileri yaşları iyi ve sıkı bir ciltle karşılarsınız. Böylece zamanı yavaşlatmış olursunuz. Cilt kalitesini artıran tedavilere erken başlanmasını öneriyorum ama bu tedavilerden her yaşta fayda sağlayacağınızı, cilt yaşınızı geri çevirebileceğinizi unutmayın.”
Karataş, Lindsay Lohan’ın eski fotoğraflarıyla yeni fotoğrafları arasındaki en önemli farkın cilt kalitesindeki iyileşme, tazelenme olduğunu söylüyor. “Aktriste baktığınızda ilk dikkat çeken şey dudaklarının daha doğal görünmesi, dudak dolgusunu abartmaması. Ama bu natürel görünümün en önemli sırlarından biri de cildinin daha parlak, daha sağlıklı görünmesi. Donetella Versace’nin de cilt kalitesini artırmaya yönelik tedavilere ağırlık verdiği hemen anlaşılıyor. Ünlü modacı cildindeki bu değişimi daha doğal bir makyajla, saç rengindeki değişimle desteklediğinde ortaya herkesin konuştuğu yepyeni, doğal bir ‘look’ çıkıyor.”
Yani, cildinizdeki elastikiyet kaybını gidermenin yolu artık dolgu enjeksiyonu ile şişirilmiş bir yüz değil! Ciltteki kolajen ve elastin üretimini artıran lazer sistemleri, anti-aging teknolojiler artık hiç olmadığı kadar popüler. Bu tedavilerin en önemli avantajı hala kendiniz gibi ama daha dinç, daha genç bir versiyonunuz olabilmeniz.
Karataş anti-aging sistemlerdeki en önemli yeniliklerden birinin bu teknolojilere yapay zeka entegre edilmesi olduğunu söylüyor. “Bu tür sistemlerin sayısı giderek artıyor. Yapay zekâ, aynı couture bir elbise gibi tedavinizin de tamamen size özel olmasını, sizin için tasarlanmış olmasını sağlıyor. Cildin hangi katmanda kolajen üretimini artırmak gerekiyor? Bu katmana ne kadar enerji iletilirse optimum fayda sağlarsınız? İşte tüm bunlar yapay zekâ tarafından belirleniyor ve tedavi hastanın ihtiyaçlarına göre tasarlanıyor.”
Söz doğal görünmekten açılmışken EmFace sisteminden bahsetmeden olmaz. Yüzdeki kas dokusunu çalıştırırken aynı anda cilt kalitesini artıran bu tedavi, dolgu enjeksiyonuna olan ihtiyacı azaltmak, daha doğal bir yüz yaratmak için mükemmel bir seçenek. Dr. Mustafa Karataş, EmFace teknolojisine kadar yüzdeki kas dokusuna etki eden bir sistemin olmadığını söylüyor. “İlerleyen yaşla birlikte aynı vücutta olduğu gibi yüzde de kas kütlesinde azalma, kas dokusunda gevşeme meydana gelir. Nasıl vücudunuzu diri tutmak için kas kütlenizi artırmanız gerekiyorsa aynı şey yüzünüz için de geçerli. Yüz kaslarınız formda olduğunda yüzünüz daha biçimli görünür, yüz kaslarını çalıştırdığınızda yüzde gözle görünür bir lifting etkisi meydana gelir. EmFace tedavisi bu anlamda etkili, çığır açan bir sistem olarak ön plana çıkıyor.”
Yeni Nesil Formüller
Anti-aging endüstrisi, son yıllarda geliştirilen yenilikçi dolgu maddeleri, ileri teknoloji mezoterapi formülleriyle de doğallık çağını kucaklıyor. Dolgunuzun sadece yüzünüze hacim vermesini değil aynı zamanda yaşlanma belirtileriyle de savaşmasını istiyorsanız Dr. Mustafa Karataş’a kulak verin. “Artık Harmonyca gibi yeni nesil dolgular sayesinde anti-aging etki ve hacim bir araya geliyor, tek bir formülde toplanıyor. Bu dolgu maddesinin özelliği yüze bir miktar hacim verirken diğer yandan ciltteki kolajen ve elastin üretimini tetiklemesi.”
Cilt kalitesini artıran mezoterapi tedavileri de genç görünümlü, ışıl ışıl bir cildin en önemli sırlarından biri. Karataş “Mezoterapi tedavisi onlarca yıldır var ama son yıllarda formüllerin içeriklerinde ciddi gelişmeler oldu, ” diyor ve ekliyor; “Yükselen doğallık trendinin bir yansıması da daha az makyaj. Cildiniz parlak ve taze olduğunda zaten fazla makyaja gerek duymazsınız. Yeni nesil mezoterapi formülleri cildi tazelemek, yaşlanma belirtilerine karşı koruma altına almak, hatta çizgilerin ve kırışıklıkların görünümünü hafifletmekte son derece başarılı sonuçlar sağlıyor. Ünlü aktrislerin vazgeçilmez cilt destekleyici tedavilerinden biri de mezoterapidir.” Karataş, tercih ettiği mezoterapi formüllerin başında Eksozom tedavisinin geldiğini söylüyor. “Eksozomlar hücreler arası iletişimi sağlamakla görevli partiküllerdir. Bu mesajcılar cilt sağlığı için elzem olan molekülleri de taşırlar. Eksozom formülünü cilde enjekte ettiğinizde cilt hücreleri yenilenmeye, daha çok kolajen üretmeye başlarlar.”
Kök hücre tedavisini duymuşsunuzdur. Tedavi için kendi cilt dokunuzdan alınan minik bir örnek laboratuvar ortamında kök hücre zengini bir formüle dönüştürülerek cilde yeniden enjekte ediliyor. Karataş, kök hücre tedavisinin de cilt kalitesinde önemli bir artış sağladığını, çizgileri, kırışıklıkları azaltmada etkili bir silah olduğunu söylüyor. “Kök hücre tedavisiyle cilt yaşını geri çevirmede önemli başarılar elde ediyoruz. Bu işlem ünlü aktrisler arasında da çok popüler.”
Yetmişli yaşlarına yaklaşırken doğallığın gücünü keşfeden Donetella Versace, olduğundan yaşlı görünmesine neden olan abartılı işlemleri arkada bırakan Lindsay Lohan, eski görünümüyle ilgili ‘dozu kaçırmıştım’ diyerek samimi bir itirafta bulunan Courtney Cox ve diğer pek çok ünlü… Hepsi de doğru yolu bulmuş gibi görünüyor.
Peki doğallığın çekiciliğini kucaklarken en çok nelere dikkat etmek gerekiyor? Son sözler Dr. Mustafa Karataş’tan: “Ünlüler arasında da Cate Blanchett gibi kendinden uzaklaşmadan genç kalan isimler var. Asıl hedefiniz kendiniz gibi görünmek olmalı. Bu da ancak minik dokunuşlar ve cilt kalitesini artıran, cildin gençliğini koruyan tedavilerle mümkün. Ayrıca hiç kimse olduğundan yirmi yaş daha genç görünmeye kalkmamalı. Bu mümkün değil. Zaten abartılı, rahatsız edici uygulamaların kaynağında genelde gerçekçi olmayan beklentiler yatar.”
-
Utherapy, Thermage ya da Sofwave… Hepsi de tek seansta daha elastik, daha genç bir cilt vaat ediyor. Peki bu sistemlerin hangisi size uygun? Yılları geri çevirmek için ha...
-
Yüzünüzdeki yaşlanma belirtileriyle savaşmada en etkili tedavilerin başında lazer teknolojileri geliyor. Yeni nesil lazer sistemleri kırışıklıklardan elastikiyet kaybına ...
-
Karşınızda mezoterapi tedavilerinde çıtayı yükselten bir formül var; NucleoFill. İçeriğindeki özel bileşenlerle yaşlanma sürecini geri çeviren NucleoFill’in cildinizde ya...
-
Karşınızda, yapay zekâ ile desteklenen etki mekanizması ile anti-aging endüstrisinin yeni nesil cihazlardan biri…
-
Exion Face kolajen ve elastin sentezini artırmanın dışında hyalüronik asit üretimini de tetikleyen ilk ve tek teknoloji olarak karşımıza çıkıyor.
-
Karşınızda cildinize gençliğini geri veren, yaşlanmanın etkilerine karşı koruma altına alan, daha dirençli kılan iki formül; Jalupro Super Hydro yüzünüzden yılları siler...
-
Yeni nesil bir dolgu maddesi olan HarmonyCa, yüze hacim vermekle kalmıyor ciltteki kolajen sentezini artırarak uzun süreli anti-aging fayda da sağlıyor.
-
Karşınızda cilde gençliğini yeniden kazandıran, elastikiyetini artıran, çizgilerin görünümünü hafifleten ve etkisi aylar değil senelere yayılan bir anti-aging uygulama va...
-
Yaşlanma karşıtı teknolojilere güçlü bir silah daha eklendi. Karşınızda yeni nesil bir mikro iğneli radyo frekans tedavisi olan Morpheus 8. Tedavi alanını sadece yüzünüzl...
-
Anti-aging dünyasının başarısını kanıtlamış teknolojilerinden BBL Forever Young en yeni haliyle karşımızda: BBL Hero. BBL Hero sayesinde gençliğin dokunuşu artık sadece y...