Yaşlanmaya Karşı Uygulamalar ve Teknolojiler

İlerleyen yaş, genetik özellikler ve çevresel faktörlerle birlikte ciltteki yaşlanma süreci hiç durmaksızın ilerler. İyi haber; Medikal Estetik Hekimi Dr. Mustafa Karataş, doğru uygulamalar, yeni nesil anti-aging teknolojilerle süreci yavaşlatmanın, yaşınızın en iyi halini yakalamanın mümkün olduğunu söylüyor.

Geçen yıllarla birlikte cildin gençliğinden sorumlu olan elastin ve kolajen miktarı azalır, yüz giderek dolgunluğunu, sıkılığını kaybetmeye başlar. Yanaklar, kaşlar ve göz kapakları yer çekimine karşı koyamaz olur, diğer yandan dudaklar hacmini kaybederek incelir.

Medikal Estetik Hekimi Dr. Mustafa Karataş sarkmalar ve dokuların yer değiştirmesi ile birlikte yüzde gölgeler oluşmaya başladığını belirtiyor. “Sorunu kimse tam olarak tespit edemez ama işin aslı bu gölgelerin yüze yaşlı, yorgun bir görünüm verir. Bu problemle baş etmenin yolu kombine bir tedavi protokolünden. Dolgu maddeleriyle yüze kaybolan hacmi geri vermek, botoks enjeksiyonu ile yüzün üst kısmındaki yaşlanma belirtilerini hafifletmek ve anti-aging sistemlerle cildi sıkılaştırmak…

Şimdi bu tedavileri mercek altına alacağız ve işlemler hakkında bilmeniz, dikkat etmeniz gerekenleri Dr. Mustafa Karataş’tan dinleyeceğiz.

Botoks Hakkında Her Şey

Yüzün üst kısmındaki mimik çizgilerini hafifletmede altın standart botoks enjeksiyonudur. Eğer mimik çizgilerini düzenli olarak botoks enjeksiyonu yaptırarak kontrol altında tutarsanız alın bölgenizin, kazayağı çizgilerinizin derinleşmesini önleyebilir, hatta onları daha oluşmadan önleyebilirsiniz.

Clostridium botulinum denen bir bakteriden elde edilen formül 1980’lerde tıbbi amaçlarla geliştirildi. Sonrasında mimik çizgilerini yok etmedeki etkisi keşfedilince medikal estetik alanında da kullanılmaya başladı. Onlarca yıldır kullanılan formül mimik kaslarına enjekte edildiğinde kasın aktivitesini azaltarak geçici bir süreliğine çizgilerin, kırışıklıkların hafiflemesini, hatta silinmesini sağlıyor.”

Botoksun etkisi ortalama dört ay devam ediyor. Dr. Mustafa Karataş başarılı bir botoks uygulamasının en önemli kriterinin botoks konusunda deneyimli bir doktor olduğunun altını çiziyor. “Eğer enjeksiyonu bir milim alta yaparsanız kaş düşmesi gibi istenmeyen bir sonuç ortaya çıkabilir. Diyelim mi alın bölgesine gereğinden fazla doz enjekte ettiniz suni, hiç de doğal olmayan bir görünüm, tamamen mimiksiz bir ifade yaratmış olursunuz. Amaç çizgileri yumuşatarak doğal bir görünüm yaratmak olmalı.”

Son 15 – 20 yılda botoksun kullanım alanları da genişledi. Listeye masseter kası botoksu ve Nefertiti lift olarak bilinen teknikler de eklendi. “Çiğneme kasının fazla aktif olduğu kişilerde çene bölgesi köşeli, sert bir görünüm alır. Bu kasın (masseter kası denir) aktivitesini azalttığımızda yüze daha yumuşak, daha feminen bir görünüm verebiliyoruz. Nefertiti lift ise yaşlanmanın etkisiyle ayrılarak çene altından başlayıp tüm boyna uzanan dikey çizgileri hafifletmede tek ve en etkili yöntem olarak karşımıza çıkıyor.”

Botoks enjeksiyonu nerelerde kullanılabilir…

  • Alın bölgesindeki çizgileri yumuşatmada
  • İki kaş arasındaki dikey çizgileri yumuşatmada
  • Göz kenarlarındaki, kazayağı denen çizgileri yumuşatmada
  • Boynun estetik görünümünü bozan ve yaşla birlikte belirginleşen dikey kasların görünümünü hafifletmede
  • Çiğneme kası olarak da bilinen masseter kasının aktivitesini azaltarak yüzün alt kısmını yumuşatmada

Dolgu Enjeksiyonu Kılavuzu

Yaş almanın yüzde yarattığı hacim kaybını yerine koyma, belli noktalara yapılacak enjeksiyonlarla yüzde lifting etkisi yaratma ve yüzde yıllarla birlikte oluşan gölgelenmeyi yok etmede en etkili silah dolgu enjeksiyonudur.

Dr. Mustafa Karataş “Dolgu maddeleri arasında en çok bilineni hyalüronik asit bazlı olanlardır,” diyor. “Bu maddenin özelliği enjekte edildiği yere su moleküllerini bağlayarak hacim vermesidir. Derin kırışıklıkların içini doldurmada da kullanılan dolgu maddelerini en çok yüzü yeniden şekillendirmede, yaşla beraber incelen dudakları belirginleşmede kullanıyoruz.”

Karataş dolgu enjeksiyonu söz konusu olduğunda estetik gözü gelişmiş, konusunda deneyimli bir uzman seçmenizin son derece önemli olduğunu söylüyor. “Sonuçta yüzünüzdeki dolgunun doğal mı yoksa abartılı mı duracağı tamamen doktorunuzun becerisine bağlıdır. Kötü yapılan uygulamalar sonrasında kocaman bir yüz (buna ‘ay yüz’ de diyoruz), arı sokmuş gibi görünen dudaklar, abartılı elmacık kemikleri gibi istenmeyen, doğallıktan uzak sonuçlar meydana gelebilir.”

Karataş, dolgu formüllerinde de büyük gelişmeler olduğunu belirtiyor. “Dudaklarda, kırışıklıkların içini doldurmada sadece hyalüronik asit bazlı dolgu maddeleri kullanıyoruz. Ancak yüzün farklı bölgelerinde farklı dolgular kullanmak artık çok daha fazla uygulanan bir teknik haline geldi. Neden? Çünkü artık çok daha fazla seçeneğe sahibiz. Mesela yeni nesil dolgulardan biri olan HarmonyCa hibrid bir dolgu.”

HarmonyCa’nın içeriğinde hyalüronik asit ve kalsiyum hidroksiapatit molekülü bulunuyor. “Sadece hyalüronik asit içeren dolgulara kıyasla daha az hyalüronik asit içeriyor. Bu yüzden de daha az hacim veriyor. Kalsiyum hidroksiapatit ise ciltteki kolajen ve elastin üretimini artıran bir molekül. Yani HarmonyCa’da hem hacim hem de anti-aging etki bir arada bulunuyor. Etkisi 12 – 18 ay devam eden bu dolgu maddesini özellikle çene hattına uyguluyorum.”   Karataş, tercih ettiği ve sık kullandığı bir diğer dolgu maddesinin ise Radiesse olduğunu söylüyor. “Dolgunun aktif maddesi kalsiyum hidroksiapatit. Yüze gençliğini veren elastin ve kolajen üretimini tetikliyor. Yani yüze hacim vermeden genç, tok bir cilt yaratıyor. ”

Dolgu enjeksiyonu nerelerde kullanılabilir…

  • Yüzü şekillendirmede
  • Yüzde lifting etkisi yaratmada
  • Yanaklara kaybolan hacmi geri kazandırmada
  • Elmacık kemiklerini belirginleştirmede
  • Dudaklara hacim ve dolgunluk vermede
  • Dudak üstlerini çizgileri hafifletmede
  • Çene hattını belirginleştirerek gıdı bölgesini toparlama, daha net bir çene hattı yaratmada 

Mezoterapi Desteği

Anti-aging stratejinize eklemeniz gereken etkili bir güç daha var; yeni nesil mezoterapi formülleri. Dr. Mustafa Karataş cilde yüzeysel olarak verilen bu formüllerin son yıllarda çok geliştiğini söylüyor. “Yeni nesil mezoterapi formüllerinin ardında önemli bilimsel araştırmalar var ve cilde gençliğini vermede, yaşlanma belirtilerini geri çevirmede son derece etkili maddeler barındırıyorlar.”

Ön plana çıkan yeni nesil mezoterapi formüllerden biri NucleoFill polinükleotit  moleküller içeriyor. Karataş, “Bu moleküller RNA ve DNA’nın yapıtaşlarıdır. Formül yaşlanmaya hücresel boyutta etki ediyor; fibroblast reseptörleri aktive oluyor ve bu etki sayesinde kolajen ve elastin üretimi artıyor. Cilt hücrelerinde antioksidan etki de yaratan NucleoFill cilde daha tok, daha sıkı bir görünüm vermede başarılı sonuçlar sağlıyor. Dolgu enjeksiyonu yaptırmak istemeyen ama ciltlerinde az da olsa bir miktar hacim arzu eden, etkili anti-aging fayda isteyen hastalar için mükemmel bir seçenek.”

Yeni nesil mezoterapi formüllerinden biri de Jalupro Super Hydro. İçeriğinde hyalüronik asit, amino-asitler, peptidler bulunan formül kolajen, elastin ve ciltteki doğal hyalüronik asit üretimini artırmak üzere geliştirilmiş. “Formül cilde yoğun nem, parlaklık ve tazelik veriyor. Güçlü bir anti-aging bakım arayanlar, ciltlerindeki kuruluktan şikayetçi olanlar ve ciltlerinin geleceğine yatırım yapmak isteyenler Jalupro Super Hydro’dan yararlanabilir. Formülün göz çevresi için özel olarak geliştirilmiş bir formülü bulunması da önemli bir avantaj.” 

Paris Işıltısı olarak da bilinen NTCF 135HA mezoterapi formülünün içinde hyalüronik asidin en saf hali, amino-asitler, vitaminler ve peptidlerden oluşan tam 55 aktif madde var. “Özellikle cildine ışıltılı, taze bir görünüm vermek, çizgilerin, gözeneklerin görünümünü hafifletmek isteyenlerin tercih ettiği ve sonuçtan son derece memnun kaldıkları bir tedavi.”

Dikkat Dikkat!

Anti-aging dünyası yüzünüzden yılları silmek konusunda artık harikalar yaratıyor olsa da, botoks ve dolgu maddeleri ile yapılan uygulamalar istenmeyen, doğallıktan uzak bir görünüm verebiliyor.  Karataş, “Amaç, yüzdeki her kırışıklığı, her ince çizgiyi silmek değil, daha gerçekçi ve doğal görünüme ulaşmak olmalı. Anti-aging endüstrisindeki ilerlemeler sayesinde zamansız bir yüze sahip olmak artık hayal olmaktan çıktı. Ancak, daha genç görünmek silmek ve kaç yaşında olursanız olun parlak, pürüzsüz bir cilde sahip olmak kulağa son derece çekici gelse de şu önemli kuralı unutmamak gerekiyor; işlemler sonrasında bambaşka birine dönmemeli, yine kendiniz gibi görünmelisiniz.”

Suni, abartılı bir görünüm yerine yaşınızın en iyi hali olarak görünebilmeniz için işte dikkat etmeniz gereken 6 madde…   

  1. “Kabul edilmesi gereken bir gerçek var: Sonuçta ne olursa olsun yaşlanacağız. Bundan kaçış yok. Ama en azından süreci mümkün olduğunca yavaşlatmak ve daha güzel yaşlanmak mümkün. Hedefiniz daha genç, daha dinamik görünmek olmalı ama abartmadan! Doz kaçtığında daha yaşlı görüneceğinizi sakın unutmayın!”
  2. “Yüz dört katmandan (kemik. kas. yağ ve deri) oluşuyor. Bu katmanların hepsi de birbirinden farklı bir hızda ve farklı şekillerde yaşlanıyor. Amaç. bunların hepsi arasında, mümkün olduğunca uzun bir süre senkron tutturmaya çalışmak olmalı.” 
  3. “Bozulanı düzeltmektense var olanı korumayı hedefleyin. Yaşlanma belirtileri yüzünüze iyice yerleşmeden koruyucu önlemler almak her zaman daha etkili, daha doğal sonuçlar verir. Bu yüzden anti-aging tedavilere erken başlamakta fayda var.”  
  4. “Göz çevresi, alın, kaş ve boyun bölgesinde oluşan kırışıklıkları silmek için kullanılan botoks bu kırışıklıklardan sorumlu olan kasları par alize ederek çizgileri, kırışıklıkları hafifletir, hatta siler. İşinin ehli bir uzman tarafından uygulandığında da ortaya çok doğal sonuçlar çıkar. Ama dozu kaçırdığınızda yüzünüzde donuk, ifadesiz bir görünüm yaratma riski olduğunu da unutmayın. Bu yüzden her ince çizgiyi yok etmeye çalışmak yerine doğal bir görünümü hedeflemeniz gerekiyor. Unutmayın; doğru yapılan botoksla yine kendiniz gibi, ama çok daha dinlenmiş ve taze görünürsünüz.”
  5. “Yüzden yılları silmenin, yüze genç bir görünüm vermenin az bilinen ama son derece etkili püf noktaları vardır. Mesela kimse yıllarla birlikte şakak bölgesinin de hacim kaybettiğini, içinin boşaldığını fark etmez. Bu da söz konusu bölgede çukurlar, gölgeler oluşmasına yol açar. Bu bölgeyi dolgu maddesi ile doldurmak, yüze daha da genç bir görünüm kazandırır.” 
  6. “Dolgu maddeleri ve botoks seçiminizi FDA onaylı formüllerden yana yapmanız son derece önemli. Piyasada içerikleri şaibeli pek çok dolgu ve botoks formülü bulunduğunu sakın unutmayın. Ucuz bir seçenekle karşılaştığınızda kesinlikle uzak durun!”

Anti-Aging Teknolojiler

Dr. Mustafa Karataş farklı enerji kaynaklarıyla etki eden ama temelde cilde gençliğini veren yapıtaşlarının üretimini tetiklemek üzerine kurulu sistemlerin etkili bir anti-aging stratejinin olmazsa olmazı olduğunu söylüyor. “Bu teknolojilerden yararlanmaya daha erken yaşlarda başlarsanız yaş alma sürecinizi önemli ölçüde yavaşlatmış olur, ileriki yılları yaşıtlarınızdan çok daha genç, sıkı bir ciltle karşılarsınız.” 

İşte yıllarla savaşan yaşlanma karşıtı teknolojilerin en etkili, en popüler olanları…

BBL HERO: Geniş bantlı ışık enerjisini termal enerjiye dönüştürerek etki eden BBL Hero, kolajen ve elastin üretimini artırmakta son derece başarılı bir sistem. Karataş, “Bilimsel yayınlar BBL Hero’nun cilt yaşını hücresel boyutta geri çevirdiğini gösteriyor,” diyor. “Enerjiyi cildin en alt katmanlarına kadar ileten bu teknoloji sadece yaşlanma belirtilerine değil yaşlanmanın temel nedenlerine de etki ediyor. Böylece ciltte yaşlanmayla ilişkilendirilen tüm belirtilere müdahale etmek mümkün oluyor. Peki tedavi sonrasında cildimizde ne tür bir değişim bekleyebiliriz?

“Yüz, boyun ve dekolteye uygulanabilen tedavi sonrasında cilt daha sıkı, daha elastik bir dokuya kavuşuyor, daha parlak, daha pürüzsüz bir görünüm alıyor. Yaşlılık ve güneş lekeleri hafifliyor.” sadece yaşlanmanın belirtilerine değil, yaşlanmanın temel kaynağına da etki ediyor,” diyor. “Dermisin derin katmanlarına ulaşan ışık enerjisi, hücreleri moleküler seviyede değiştirdiğinde ise yaşlanmanın ciltte yarattığı tüm etkiler hafifliyor.”

Dr. Mustafa Karataş, BBL Hero sisteminden koruyucu bir tedavi olarak faydalanmanızı da öneriyor. “Ciltteki kolajen ve elastin üretimini 30’lu yaşlardan başlayarak uyarmak geleceği daha genç karşılamanızı sağlayacaktır. “ 

ULTHERA: Mikro-odaklı ultrason enerjisi kullanan Ulthera sisteminin uzmanlık alanı cilt sıkılaştırma. Karataş, Ulthera’nın tek seanslık bir cilt sıkılaştırma tedavisi arayanlar için etkili bir seçenek olduğunu söylüyor. “Sistemin önemli avantajlarından biri de yüz, çene hattı ve dekolte dışında hassas göz çevresine de güvenle uygulanabilmesi. Bu özelliği sayesinde göz çevresindeki yaşlanma belirtilerini hafifletmede, yaşla beraber düşen kaşları yukarı kaldırmada sık kullandığımız bir sistem olarak ön plana çıkıyor.”

Ulthera’yı ön plana çıkaran bir diğer özellik ise cilt altını görüntülüme imkânı sağlaması. Böylece optimum etki için cildin hangi katmanına, ne kadar enerji iletilmesi gerektiği belirlenebiliyor. Mustafa Karataş, “Ultherapy, bu özelliği sayesinde hastanın ihtiyaçlarına yönelik bir uygulamayı mümkün kılıyor,” diyor.  “Cilt altına iletilen termal enerji 4,5 mm kadar derine inebiliyor. Bu özellik sayesinde yüzeysel kas ve dokusunu sıkılaştırmada da fayda sağlıyor. ”

Peki Ulthera tedavisinden neler bekleyebilirsiniz?

“Cilt sıkılaşır, çene altı toparlanır, yüzde lifting etkisi meydana gelir, yaşla birlikte aşağı doğrdu düşen kaşlar kalkar, çizgilerin ve kırışıklıkların görünümü hafifler. “

RED TOUCH: Red Touch sisteminin en önemli özelliği yeni bir dalga boyu ile optimum kolajen stimulasyonunu hedeflemesi. Dr. Mustafa Karataş, sistemde kullanılan bu özel dalga boyunun sadece kolajen liflerine etki etiğini seçici olarak kolajen liflerini hedef aldığını söylüyor. “Red Touch 675 nm dalga boyunu kullanan ve sadece kolajen liflerini uyarmak üzerine geliştirilmiş olan ilk ve tek sistemdir.”

İsviçreli bilim insanları tarafından yaratılan Red Touch kolajen liflerini en çok uyaran belli bir dalga boyu olduğunun anlaşılması üzerine geliştirildi. “Sonuçta tüm anti-aging teknolojiler kolajen liflerini uyarmak üzere tasarlanır, ama bunlar arasında kolajen üzerinde en çok etkisi olanın belirlenmesi ve buna uygun bir anti-aging sistem yaratılması önemli bir gelişme. Kolajen lifleri üzerindeki bu optimum etki tedavi öncesinde ve sonrasında alınan doku örnekleriyle de ispatlandı.”

Peki, kolajen uzmanı Red Touch tedavisinden sonra cildinizde nasıl bir fark göreceksiniz?  

“Cildiniz daha elastik, daha sıkı bir görünüm alır. Yüz hatları netleşir. İnce çizgiler ve kırışıklıklar hafifler, gözenekler küçülür.”

ICON LAZER: Bir fraksiyonel lazer sistemi olan Icon lazer cildin alt katmanlarına yüksek enerji iletilmesini sağlayarak etki eder. Ciltte açılan ısı kanalları cildin kendini iyileştirme mekanizmaları devreye sokarak kolajen ve elastin üretimini tetikler.  Dr. Mustafa Karataş, “Icon lazerin ciltte yarattığı bu travma cildin yeniden yapılanmasını sağlıyor” diyor. “Ciltte meydana gelen ısı kanallarının belli aralıklarla, yani fraksiyonel olması ise bu etkili tedavi sonrasında iyileşme sürecine gerek duyulmaması anlamına geliyor.”

Icon lazerin önemli bir özelliği daha var; özel bir teknoloji sayesinde cilt altındaki melanin kümelerini tespit edebilmesi ve cildin alt tabakalarına iletilen enerjiyi otomatik olarak ayarlayabilmesi. Karataş, “Güçlü etkiye sahip lazer sistemlerinde karşılaştığımız en önemli sorun ciltteki lekelenmeyi artırma riskleridir. Icon lazer ise aksine yaşlılık ve güneş lekelerinin tedavisinde son derece başarılı sonuçlar sağlıyor.”

Icon lazer tedavisinden sonra cildinizde nasıl bir fark göreceksiniz?

“İnce çizgiler, kırışıklıklar hafifleyecek. Cildin renk tonu düzelecek,  güneş ve yaşlılık lekeleri hafifleyecek. Gözenekler küçülecek, cildin elastikiyeti artacak, daha parlak, taze bir görünüm alacak.” 

EMFACE: Karataş yaşlanma sürecini ciltle sınırlamamak gerektiğini söylüyor. “Zamanla yüz kaslarınız da eski sıkılığını yitirir, hatta aşağı doğru meyleder. Dokuları ve cildi eskisi gibi desteklemeyen yüz kasları yıllarla birlikte yüzde meydana gelen değişime katkıda bulunan önemli faktörler arasındadır. EmFace cildi sıkılaştırıken kas kütlesini artıran ilk ve tek teknoloji olarak ön plana çıkıyor.”

EmFace radyo frekansı enerjisi ile cildin üst ve orta tabakasını ısıtarak kolajen ve elastin liflerini stimule ediyor. Bu uyarı sayesinde cilt yeniden yapılanıyor, daha pürüzsüz , daha sıkı bir dokuya kavuşuyor. Sistemdeki yüksek yoğunluklu elektromanyetik stimülasyon (HIFES™) teknolojisi ise yüz kaslarının kasılmasını sağlayarak ve kas yapısının yoğunluğunu, kas kalitesini artırıyor. Karataş, “Hem yüzdeki kasları çalıştırdığınızda hem de cildi sıkılaştırdığınızda yüzde belirgin bir lifting etkisi meydana geliyor” diyor ve ekliyor; “Bilimsel yayınlar EmFace’in ince çizgi ve kırışıklıkların görünümünde ortalama %37 azalma sağlarken, %23 oranında lifting etkisi yarattığını gösteriyor.”

Son yılların en popüler anti-aging sistemlerinden biri olan EmFace teknolojisinin yüzünüzde nasıl bir fark yaratacağını keşfedelim mi?

“Kas kütlesindeki artışa bağlı olarak yüz daha tok, daha hacimli görünür. Aşağı doğru meyleden yüz kasları eski yerine geri dönerek yüz hatlarında göz görünür bir lifting etkisi yaratır. Cilt sıkılaşır, ince çizgiler ve kırışıklıklar hafifler, cilt daha genç bir görünüm alır.” 

THERMAGE: Anti-aging teknolojiler arasında en kıdemli sistemlerden biri olan Thermage radyo frekansı enerjisi ile etki ediyor. Dr. Mustafa Karataş bir teknolojinin uzun yıllardır kullanılması, hala tercih edilen bir tedavi olması onun başarısının en önemli kanıtıdır diyor. “Thermage tek seanslık bir cilt sıkılaştırma sistemidir. Cildin alt katmanlarına ilettiği radyo frekansı enerjisi ile cilt altı ısısını 50 – 60 derecelere kadar çıkarır. Yüz, gıdı ve boyun bölgesini sıkılaştırmada, bu bölgeleri toparlamada,  lifting etkisi yaratmada başarıyla kullandığımız sistem kolajen ve elastin liflerinin üretimini stimüle ederek etki eder. Tedavi sonrasında bu gençliğini yapıtaşı proteinler hem sayıca artar hem de kaliteleri iyileşir.

Seneler içinde milyonlarca hastaya uygulanan Thermage teknolojisinin sizin için neler yapabileceğini keşfedelim mi?

“Tek seanslık Thermage tedavisi sonrasında cilt daha elastik, daha sıkı bir görünüm alır, yüzde genel bir lifting etkisi meydana, gıdı bölgesi toparlanır, ince çizgi ve kırışıklıkların görünümü hafifler.”  

EXİON FACE: Karataş, Exion tedavisinin anti-aging endüstrisi için bir ilk olduğunu söylüyor.  “Ultrason ve radyo frekansı enerjisini bir arada kullanan sistem, cilde nem veren, cildin gençliği, sıkılığı ve parlaklığı ile yakın ilişkili bir moleküle - hyalüronik asit - etki eden ilk ve tek cihaz.” Yapılan bilimsel çalışmalara göre tedavi sonrasında ciltteki hyalüronik asit üretimi % 200 oranında artıyor.  Ciltteki kolajen ve elastin üretimini de önemli ölçüde tetikleyen Exion tedavisi sonrasında nem oranı artan cilt daha tok, ışıl ışıl ve taze görünüyor.”  

Exion Face tedavisinden neler bekleyebilirsiniz?

“Yüz, boyun, göz çevresi ve dekolte bölgesine uygulanabilen tedavi sonrasında ince çizgiler ve kırışıklıklar hafifler. Cilt sıkılaşır, elastikiyeti artar, dokusu iyileşir ve pürüzsüz, nemli, parlak bir görünüm alır. Üstelik cildin nem seviyesindeki bu radikal artış cildin yaşlanma belirtilerine karşı çok daha dirençli olmasını sağlar.”

EXİON FRAKSİYONEL RF: Mikro-iğneleme ile monopolar radyo frekansı enerjisini bir arada kullanan Exion Fraksiyonel RF, yapay zekâ sayesinde cilt altına iletilen enerjinin seviyesini, hangi katmana iletileceğini otomatik olarak belirliyor. Karataş, “Bu özellik bize önemli avantajlar sağlıyor” diyor. “Böylece cilt gençleştirmede güvenli bir şekilde maksimum etki etmiş oluyoruz.”

Yüz, boyun ve dekolte bölgesine uygulanabilen Exion Fraksiyonel RF teknolojisinde aplikatörün üzerinde bulunan 4 mm uzunluğundaki iğneler enerjinin kontrollü bir şekilde cilt altına iletilmesini sağlıyor. Ancak iletilen enerjinin ulaştığı derinlik iğnelerin uzunluğuyla sınırlı değil. Karataş, Exion Fraksiyonel RF’nin bu anlamda bir ilk olduğunu söylüyor. “İğneleme ile etki eden diğer sistemlerde enerjiyi ancak iğnelerin ulaştığı derinliğe kadar iletebiliriz. Ancak Exion RF teknolojisi ile bu derinlik 8 mm’ye çıkıyor. Yani cildin kolajen ve elastin üretimi için en önemli katmanına müdahale edebiliyor, optimum fayda sağlayabiliyoruz.”

Şimdi de Exion Fraksiyonel RF teknolojisinin sizin için neler yapabileceğine bir bakalım…

“Ciltteki etkili sıkılaşma sayesinde yüzde belirgin bir lifting etkisi meydana geliyor. Yüz hatları daha net, daha belirgin bir görünüm alıyor.  Gözenekler küçülüyor, cilt daha pürüzsüz, parlak bir görünüme kavuşuyor.” 

SOFWAVE: Yüz gençleştirmede kullanılan teknoloji, özel patentli bir ultrason enerjisi ile etki ediyor. “Senkronize Ultrason Paralel Işın Teknolojisi SUPERB™ ile cilt altına eşzamanlı olarak yedi tane paralel enerji ışını iletiliyor. Böylece ortaya yüksek bir termal enerji çıkıyor ve cilt altının ısısı 60-70 ̊derecelere kadar çıkıyor. Bu yüksek ısı sayesinde kolajen ve elastin liflerinde maksimum bir etki meydana geliyor, yeni kolajen ve elastin liflerinin üretimi optimum seviyeye ulaşıyor.”

Dr. Mustafa Karataş, Sofwave teknolojisinin cilt sıkılaştırmada, çene hattını toparlamada, yüzde lifting etkisi yaratmada son derece başarılı bir sistem olduğunu söylüyor. “Cildin elastikiyeti artıyor, yüzde gözle görünür bir lifting etkisi meydana geliyor. Cilt kalitesi artıyor, daha pürüzsüz, parlak bir dokuya kavuşuyor. İnce çizgiler ve kırışıklıklar belirgin bir şekilde hafifliyor.”   

Hemen Doktorunuza Sorun

  • Doğallık Çağı

    Doğallık Çağı Ünlülerin abartılı estetik uygulamalarla gündeme geldiği zamanlar geçmişe karışıyor. Yeni trend doğallık. Yükselen güzellik anlayışını Medikal Estetik Uzmanı Dr. Mustafa ...

  • Tek Seansta Yüz Gençleştirme

    Tek Seansta Yüz Gençleştirme Utherapy, Thermage ya da Sofwave… Hepsi de tek seansta daha elastik, daha genç bir cilt vaat ediyor. Peki bu sistemlerin hangisi size uygun? Yılları geri çevirmek için ha...

  • Lazerle Yüz Gençleştirme

    Lazerle Yüz Gençleştirme Yüzünüzdeki yaşlanma belirtileriyle savaşmada en etkili tedavilerin başında lazer teknolojileri geliyor. Yeni nesil lazer sistemleri kırışıklıklardan elastikiyet kaybına ...

  • Nucleofill (DNA Işıltısı)

    Nucleofill (DNA Işıltısı) Karşınızda mezoterapi tedavilerinde çıtayı yükselten bir formül var; NucleoFill. İçeriğindeki özel bileşenlerle yaşlanma sürecini geri çeviren NucleoFill’in cildinizde ya...

  • Exion Fraksiyonel RF

    Exion Fraksiyonel RF Karşınızda, yapay zekâ ile desteklenen etki mekanizması ile anti-aging endüstrisinin yeni nesil cihazlardan biri…

  • Exion Face Yeni Nesil Anti-Aging

    Exion Face Yeni Nesil Anti-Aging Exion Face kolajen ve elastin sentezini artırmanın dışında hyalüronik asit üretimini de tetikleyen ilk ve tek teknoloji olarak karşımıza çıkıyor.

  • Jalupro: İçten Gelen Güzellik

    Jalupro: İçten Gelen Güzellik Karşınızda cildinize gençliğini geri veren, yaşlanmanın etkilerine karşı koruma altına alan, daha dirençli kılan iki formül; Jalupro Super Hydro yüzünüzden yılları siler...

  • HarmonyCa: Bir Dolgudan Fazlası

    HarmonyCa: Bir Dolgudan Fazlası Yeni nesil bir dolgu maddesi olan HarmonyCa, yüze hacim vermekle kalmıyor ciltteki kolajen sentezini artırarak uzun süreli anti-aging fayda da sağlıyor.

  • Yeni Bir Anti-Aging Sırrı Alloblast

    Yeni Bir Anti-Aging Sırrı Alloblast Karşınızda cilde gençliğini yeniden kazandıran, elastikiyetini artıran, çizgilerin görünümünü hafifleten ve etkisi aylar değil senelere yayılan bir anti-aging uygulama va...

  • Morpheus 8 Etkisi

    Morpheus 8 Etkisi Yaşlanma karşıtı teknolojilere güçlü bir silah daha eklendi. Karşınızda yeni nesil bir mikro iğneli radyo frekans tedavisi olan Morpheus 8. Tedavi alanını sadece yüzünüzl...