Anti-Aging Beslenme Önerileri

Diyetinize İyi Yağları Ekleyin
Erken yaşlanmak istiyorsanız diyetinizden yağı çıkarmanız yeterli. En önemli diyet hatalarından zayıflamak için yağsız bir beslenme modelini benimsemektir. Somon, ton balığı, keten tohumu gibi omega-3 yağ asitleri açısından zengin yiyecekler, anti-aging bir diyetin olmazsa olmazlarıdır. Omega-3 yağ asitleri, vücudun kas oranını korumasına yardımcı olur, cildin canlı görünmesini sağlar. Araştırmalar omega-3’ün, aynı zamanda iştahı azaltan bir hormonun salgılanmasını da tetiklediğini gösteriyor. Yani omega-3 yağ asidi tüketerek sadece cildinizin gençliğini korumakla kalmıyor, aynı zamanda kilonuzu da kontrol altında tutabiliyorsunuz. Zeytinyağında bulunan sağlıklı yağların da elastik, yaşlanmaya dirençli bir cildin olmazsa olmazı olduğunu aklınızdan çıkarmayın.

İşlenmemiş Yiyecekler Tüketin
Bir yiyecek ne kadar çok işlenirse, besleyici özelliklerini o kadar çok kaybeder. Bu durum vücut üzerinde oksidatif bir etki yaratır. Bu da cildinizin donuk görünmesi, enerjinizin azalması anlamına gelir. Bol bol antioksidanlar açısından zengin sebze ve meyveler, tam tahıllar, organik hayvansal gıdalar (genelde tavuk ve balık) gibi besinler tüketmeye özen gösterin.

Su İçmeyi Unutmayın
Cildin sağlığından tüm organların düzgün bir şekilde çalışmasına kadar vücudunuzdaki bütün kimyasal reaksiyonlar için suya ihtiyaç vardır. Bu yüzden günde 8-10 bardak su tüketmeye özen gösterin. Unutmayın susuz kalmış, nemsiz bir cilt daha çabuk kırışır, lekelenmeye karşı daha savunmasızdır. Ne kadar çok su tüketirseniz tüketin eğer çok fazla kahve tüketiyorsanız, cildinizin vücudunuzun susuz kalacağını unutmayın.

Hücrelerinizi Koruyun
Zencefil, yeşil çay, kakao ve bitter çikolata gibi süper besinler hücrelerin yaşlanmaya karşı direncini artırır. Taze sebze ve meyveler ve omega-3 yağ asitleri açısından zengin bir diyeti bu besinlerle desteklemenin size tam savunma sağlayacağını unutmayın. Sonuçta güzellik içeriden başlar, bu yüzden de doğru bir diyet, sağlıklı, taze bir cilde sahip olmakta son derece etkili bir faktördür. Hücrelerinizi kaliteli protein, vücut şekerinin aniden yükselmesine neden olmayan karbonhidratlar ve yağ asitleri ile destekler, serbest radikallerin verdiği zarara karşı korunmak için antioksidanlar açısından zengin besinler tüketirseniz gençliğinizi de o kadar uzun süre muhafaza etmiş olursunuz.

Vitamin Takviyelerinden Destek Alın
İhtiyacımız olan tüm vitamin ve mineralleri besinlerden elde etmemiz hiç de kolay değil. Bu durumda, diyetinizi takviyelerle desteklemeniz akıllıca olacaktır. İşe A, C, E ve B gibi temel vitaminlerle başlayın – kaliteli bir multivitaminde bunların hepsini bir arada bulabilirsiniz. Buna ek olarak, son derece güçlü antioksidan özellikleri olan Koenzim Q10 ve alfa lipoik asit takviyelerinden faydalanabilirsiniz.

Porsiyon Kontrolünü Öğrenin
Sağlıklı besinler tüketseniz de, eğer çok fazla kalori alıyorsanız anti-aging çabalarınız boşa gidiyor demektir. Unutmayın, uzun ve sağlıklı yaşamın sırrı az yemekten geçiyor. Bunun arkasında son derece bir mekanizma yatıyor. Ne kadar çok yemek yerseniz vücudunuz bu yiyecekleri sindirme sürecinde o kadar çok serbest radikal üretiyor. Bu serbest radikaller ise hücrelerin okside olmasına ya da başka bir deyişle paslanmasına neden oluyor ve yaşlanma sürecini hızlandırıyor.

Şekere Veda Edin
Şekerli yiyecekler, cildin erken kırışmasına ve elastikiyetini kaybetmesine neden olurlar. Maalesef, kan şekerini aniden yükselten ekmek, makarna gibi karbonhidratların da benzer bir etkisi vardır. Bu besinleri mümkün olduğunca az tüketmeye çalışarak cildinizin gençliğini çok daha uzun süre koruyabilirsiniz. Unutmayın, çok fazla miktarda tatlı ya da basit karbonhidrat tükettiğinizde şeker molekülleri elastin liflerine tutunarak, onların sertleşmesine neden oluyor. Böylece cilt elastikiyetini kaybediyor ve kırışıklıklara karşı daha dirençsiz oluyor.